İYİLİK VE KÖTÜLÜK

   Merhaba dostlar; Bugün, hepimizin hayatında sıkça karşılaştığı, hatta her gün karşılaştığı iki temel durum üzerinde biraz dertleşelim istedim. ''İyilik ve Kötülük'' Herkes kelime anlamını bilir ama kimse gerçekte neyi ifade ettiğini bilmez. Bilse bile işine gelmez. Sokakta röportaj yapılsa, %99 oranında herkes ''Ben iyi bir insanım.'' der. Peki bu iyi insan, kime göre iyi bir insan? Tabi ki kendisine göre. Peki, bir insana iyi demek için, ne gerekli? Dürüst olması, başkalarının haklarını yememesi, şeffaf olması... Bu örnekler çoğaltılabilir. Dünyada artık öyle bir noktaya geldik ki, üzülerek söylüyorum ki, bir insanın iyi olması artık ZENGİN olmasından geçiyor. Yanlış okumadınız, evet zenginsen iyisin. Fakirsen, ne kadar temiz kalpli olursan ol, maalesef iyi kişiler kategorisine giremiyorsun. 

ZENGİNSEN İYİSİN!

   Kaçımız son zamanlarda, ekonomik anlamda kendinden alt sınıfta birisiyle oturup muhabbet etti? Ben etrafımı iyi gözlemlerim. Bazı iş verenleri gözlemliyorum, iş yerlerine gittiklerinde, samimiyetsiz bir şekilde, canım nasılsın, Allah iyilik versin, hakkın ödenmez.. gibi gibi samimiyetsiz birçok cümle kurmaya çalışıyor. En azından kurmaya çalışıyor diyorsun. Hiç kurmadan, robot gibi geçen birçok işverende var. 

   Bende zaman zaman kendimle konuşur, bunların muhasebesini yaparım. Ya da kendimce yapmaya çalışırım. Etrafımı çok iyi gözlemlerim, benimle ailem için mi, yoksa şahsım için mi dost olan ya da dostum sandığım insanlar var diye çok düşünürüm. Bir yıl, gerçekten samimi gibi konuştuğum, bir yılın sonunda dostluğuma mesafe koyduğum çok insan olmuştur. Babam ve çevremden dolayı, çevreme yeni giren her kişinin niyetini anlamaya çalışırım. Bana iyilik mi, yoksa kötülük mü yapıyor, diye gözlemlerim. Çoğu, bana iyilik yapıyor gibi görünüpte, kullananlar çıkıyor. İyilik ve kötülük arasında çok kısa bir çizgi vardır. O çizgiyi görüp ayırt etmenin tek yolu, iyi bir gözlemden geçer. 

GÖZLEMİN YOLU OKUMAK

    İyi bir gözlemci, aslında iyi bir okuyucudur. İyi bir okuyucu, sadece kitabı değil, karşısındaki insanı da okur. Bazen salak taklidi yapar, bazen çok akıllı gibi görünür. Artık, karşısındakinin niyetine bağlı olarak, kendisini ayarlar. İyi bir okuyucu, iyi ile kötünün farkını, çok güzel bir dengede ayırt eder ve kendisine gelecek tüm zararları minimize indirir. Bir bireyin, ona nasıl yaklaştığını anlaman veya başka bir kişiye olan davranışının, iyilik veyahut kötülük derecesinde mi olduğunu, gülerken, ağlarken, izlerken her anında anlayabilir. 

   İyi ve kötüyü, ama davranış, ama insan olsun, en iyi anlamanızın yolu, iyi bir okuyucu olmakla geçer. Ne diyor bak dinimiz islam; ''OKU'' İlk inen ayettir. Ne diyor bak atamız; ''Kitapsız yaşamak kör, sağır, dilsiz yaşamaktır.'' 

   Özetleyecek olursak; Kişiler, kendi menfaatleri nereye yoğurulursa, o derece iyidirler. Onun için, en azından siz siz olun, kendinizi, kendinizden bile koruyun.

DİPNOT; Bol bol da kitap okuyun.

Çağatay Kılınç